BİLİM FELSEFESİ
Bilim Felsefesinin Konusu ve Problemleri:
Yakın Çağ’dan itibaren bilim ve teknolojideki gelişmeler çoğu insanın yanı sıra filozofların da ilgisini çekmiştir. Bu açıdan filozoflar, bilimi sistemli bir şekilde sorgulama yoluna gitmiştir. Bu durum, felsefenin temel disiplinleri arasında bilim felsefesinin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Bilim felsefesi; genel olarak bilimin doğasını, yapısını ve işleyişini özel olarak da onun kavramlarını, ilkelerini ve yöntemini sorgulayan felsefedir. Bilim felsefecisi, bilim insanlarının yapmış olduğu etkinlikte genel olarak bilim, bilimsel düşünce ve yöntemin yapı ve işleyişini sorgulayarak bilimsel etkinliğin neyi ifade ettiğini ortaya koymaya çalışır.
Bilim ve Bilimin Öncüleri:
‘Evraka’(buldum) diye bağırarak hamamdan çıkan Arşimet veya başına elma düşmesiyle yerinden fırlayan Newton için doğadaki olayları gözlemlemiş, sonra da onların nedenleri hakkında açıklama sunmuş denebilir.
Newton’un ortaya koyduğu klasik mekaniğe göre evrendeki her türlü hareket neden-sonuç ilişkisine göre gerçekleşir. Bilardo topları bu tür hareketin tipik örneğidir.
Demokritos, elmanın bir bıçak ile kesilebilmesinin atomlar arasında boşluklar olması nedeniyle mümkün olduğunu söylemiştir.
Thomas Hobbes, var olan her şeyin fiziksel madde olduğunu ve her şeyin maddenin hareketiyle açıklanabileceğini ileri sürdü.
Kant’a göre bilgi deneyim ve kavramların bir sentezinin sonucuydu. Duyularımız olmasaydı nesneleri fark edemezdik. Öte yandan anlayış gücümüz olmasaydı bu sefer de nesneleri kavrayamazdık.
Bilimin Ne olduğu Konusundaki Farklı Yaklaşımlar Nelerdir?
1-Ürün Olarak Bilim: Bu yaklaşıma göre bilim, bilimsel çalışmaların sonucunda ortaya çıkmış bilgiler ya da önermeler topluluğudur.
2-Etkinlik Olarak Bilim: Bilimi, tarihi ve toplumsal koşullar içinde ele almak, bilimsel çalışmaları bilim insanlarının dünya görüşleriyle ilişkilendirmek, bilimi etkinlik olarak ele almaktır.
BİLİM İNSANININ ÖNE ÇIKAN ÖZELLİKLERİ.
BİLİMLERİN SINIFLANDIRILMASI:
A)İnsan Bilimleri/Sosyal Bilimler
B)Doğa ve Yaşam Bilimleri
C)Formel Bilimler:
BİLİMSEL YÖNTEM:
Bilim, temelde bir bilgi etkinliğidir ve her bilgi türü belli bir yöntem üzerinde şekillenir. Deney, gözlem, şüphe ve mantık gibi yöntemlerin biri veya birkaçından beslenen bilgi türleri; birbirlerinde bu yöntemleri kullanış tarzları bakımından ayrılır.
Bilimsel Yöntemin Basamakları:
BİLİM VE FELSEFE İLİŞKİSİ:
Bilim daha çok ‘olgu ve olaylara’ dayalı olarak bunların bilgisini yöntemli bir şekilde elde etmeye çalışır.
Felsefe ise daha çok ‘teorik’ düzeyde akıl ve mantık ilkelerine dayalı bilgi etkinliğidir.
İkisi de çalışmalarını belli bir sistem içinde sürdürürler.
Bilimin Değeri
Pratik Değeri
Hayatımızdaki faydalarını ifade eder. Rahatlık, konfor sağlama, acıları dindirme gibi. Bilimin pratik değeri daha çok teknolojiye bağlı ortaya çıkar. İnsan bu sayede doğal güçleri denetim altına almaya çalışır. Örnek; olarak yıldırımlara karşı paratoner yapar. Bunun gibi, telefonun, uçağın icadı bilimin pratik değeriyle açıklanabilir.
Entelektüel Değeri
İnsanın bilme isteğini ve merakını tatmin eder. İnsanı kopyalama çalışmalarının temelinde bu merak yatmaktadır. Bilim bu merakın tatmininde aracı olmaktadır.
Ahlaksal Değeri
İnsanlara kazandırdığı birtakım karakter özellikleri ve alışkanlıklar bilimin ahlaki değerini ortaya koymaktadır. Nesnel olabilmeyi, sorgulayıcı tavrı kazanmayı sağlar. Bu sayede insan geleneksel kanıların ve bilgilerin gerçeklerle test edilmesi gerektiğini öğrenir.
İnsana bu kadar faydasının yanında bilim, zararlı amaçlar için de kullanılabilir. Bu durumda insanın yaşamını kolaylaştırabilen bilim, yaşamı tehlikeye de sokabilmektedir. Örneğin atom bombası böyle bir tehlikeyi beraberinde getirmektedir. Ancak bu durumda zararlı sonuçlardan sorumlu olan bilim değil, onu üretenler ya da zararlı amaçlar için kullananlardır.
?ÖRNEK SORU(ÖSYS
Modern bilimin öncüleri olarak kabul edilen Copernicus, Kepler, Galileo, Newton astronomi alanından başlayarak bilim anlayışında önemli bir dönüşüme yol açtılar. Onların katkısıyla hakikat arayışında engel oluşturan geleneksel bakıştan vazgeçildi. Hatta otoritelerin bilimde yeri olmadığına inanılmaya başlandı. “X doğrudur.” biçimindeki bir önermeye artık “Hangi otorite bunu söylüyor?” sorusuyla değil, “Bununla ilgili kanıtınız ne?”, “Deliliniz nerede?” diye karşılık verilir oldu. Sonunda otoriteler de eleştirel sorgulamaya açık, hesap sorulabilir olarak görüldü.
Bu parçaya göre bilimin modernleşmesi aşağıdakilerden hangisine dayandırılabilir?
A) Olaylar arasında neden sonuç ilişkisi aranmasına
B) Hakikati arama çabalarının ağırlık kazanmasına
C) Yöntem problemlerinin çözülmesine
D) Düşünmenin mantık ilkelerine dayandırılmasına
E) Dogmatik anlayışın yıkılmasına(2011-YGS)
Çözüm: E
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Bir paradigmanın açıklayamadığı olgular, sorular, durumlar yani anomaliler ortaya çıktığında o paradigmanın taraftarları ya bu durumu görmezden gelir ya da hâlâ olguları bu paradigmayla açıklama çabasını sürdürürler. Ama asla bu paradigmadan vazgeçmezler. Bu durum, gece kaybettiği anahtarını arayan adamın, anahtarını, düşürdüğü sokağın karanlık köşesinde değil de ışığın daha iyi olduğu sokak lambasının altında aramasına benzer.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi paradigma değişimini güçleştiren etmendir?
A) Olgulardaki niceliksel değişimi fark edememe
B) Olguları kurama uydurmaya çalışma
C) Benimsenen kuramların yetersiz oluşu
D) Nesnel bakıştan yoksun olma
E) Ölçüm araçlarının kurama göre hazırlanmış oluşu
(2010-YGS)
Çözüm :B
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Modern dünyamızda tek bir bilim felsefesi var: modern bilimlerin felsefesi. Buna bilimin kendi kendisinin yorumu veya bilimin bilimsel kurumlar tarafından yapılan yorumu da diyebiliriz. Bilim, bilimin hem davalı hem davacı hem de yargıç olduğu bir mahkemede yargılanmaktadır. Neyin bilim olduğuna bu mahkemede karar verilmekte, bu mahkemeden geçiş izni alamayan her unsur bilim dünyasından kovulmaktadır. Böyle bakıldığında bütün bilgi türlerini yargılayabilecek adil mahkeme bulmak güç gibi görünüyor.
Bu parçada sözü edilen güçlüğün nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yeniliklere açık olmama
B) Olumsuz eleştirilere karşı koyma
C) Bilgileri sorgulamada yine bilimin ölçütlerini kullanma
D) Ön yargılardan kurtulamama
E) Bilimin gelişme sürecini tamamladığını düşünme
(2009-ÖSS)
Çözüm: C
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Bilimin ilk ve son şeyler hakkındaki soruları yanıtlayamayacağını kabul edersek ki etmek zorundayız, bu durumda bile bilimin yanıtlayabileceği sorular için bilinen veya düşünülebilecek hiçbir sınır yoktur. Çünkü bilim, ancak bilimciler gerçeğin ne olabileceği konusunda hayal etme gücünü veya dürtüsünü yitirdikleri zaman sona erer.
Aşağıdaki yargılardan hangisi bu parça için “karşı tez” oluşturur?
A) Mutlak kesinlik hiçbir zaman bilinemez.
B) Bilimin geliştiği dönemde felsefeye gerek yoktur.
C) Hayal etme gücünün sınırı yoktur.
D) Bilinebilecek her şey biliniyor yeni bir şey aramak gereksizdir.
E) Bilgiler arttıkça bilinebilir şeyler de orantılı olarak artar.
(2009-ÖSS)
Çözüm:D
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Bir bilim adamı, buluşuyla ilgili olarak “Başkalarının otobana dönüştürebilecekleri bir patika açtım.” diyor.
Bilim adamı bu sözüyle, aşağıdakilerden hangisini benimsediğini gösterir?
A) Bilimin birikimli olarak ilerlediğini
B) Bilimsel çalışmanın kişiye özgü uğraş olduğunu
C) Bilimsel çalışmanın, başkalarını düşünerek yapılması gerektiğini
D) Bilimsel çalışmanın sistemli olması gerektiğini
E) Bilimin teknolojiyle yakından ilişkili olduğunu
(2008-ÖSS
Çözüm :A
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Demokritos, sofrasına gelen incirleri yerken bir bal kokusu almış ve hemen bir araştırmadır başlamış kafasında; o güne dek incirlerden almadığı bu koku nerden gelebilir, diye. Merakını gidermek için, incirlerin toplandığı yeri görmeye gitmek istemiş. Sofradan niçin kalktığını anlayan hizmetçi kadın gülmüş: “Boşuna zaman kaybetmeyin, incirleri bal çanağına koymuştum toplarken.” demiş. Demokritos’un canı sıkılmış bu araştırma fırsatını kaçırdığı, bir merak konusu elinden alındığı için. “Hadi be sen de.” demiş hizmetçi kadına, “Keyfimi kaçırdın ama ben yine de bal kokusu incirde kendiliğinden varmış gibi nedenini araştıracağım.” Demokritos’un bu yaklaşımı birçok bilim adamı ve filozofta vardır.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada bilim adamı ve filozoflarda var olduğu söylenen yaklaşıma ters düşer?.
A) Olaylara diğer insanlardan farklı bakma
B) Her şeyin nedenini sorma
C) Araştırmaktan hoşlanma
D) Merak duygusunu canlı tutma
E) Başkalarının düşüncelerini benimseme
(2007-ÖSS)
Çözüm :E
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Kopernik kuramı, Dünya’nın gerçekte nasıl olabileceğinin bir tasviri gibi ele alınmalıdır. Bu kuram, Dünya’nın gerçekten Güneş’in etrafında döndüğünü öne sürmez. Daha çok, bir gözlenebilir gezegen sisteminin diğer sistemlerle bağlantısını kurmayı mümkün kılan tahmin cihazıdır. Eğer gözlenebilir sistem, Güneş merkezdeymiş gibi ele alınırsa tahminler kolaylaşır.
Parçadaki yoruma göre, kuramda aşağıdaki özelliklerden hangisinin bulunması zorunlu değildir?
A) Gerçeği açıkladığını iddia etmesi
B) Ön deyide bulunmaya olanak sağlaması
C) Gözlemlere dayanması
D) Açıklama yapmada yardımcı olması
E) Bilgilerin tutarlı olması
(2006-ÖSS)
Çözüm :A
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Bir gün üç kişi İskoçya dağlarında yürüyüşe çıkmış. Bir süre sonra, tek başına otlayan siyah bir koyun gören bu üç kişi arasında şu konuşma geçmiş:
I. Kişi: Demek ki dağlarda koyunlar siyah.
II. Kişi: Bu kadar çabuk genelleyemezsin. Olsa olsa “İskoçya’da en az bir siyah vardır.” diyebilirsin.
III. Kişi: Söyleyebileceğim tek şey, şuradaki koyunun siyah olduğudur.
Bu kişilerden hangilerinin söyledikleri bilimsel yaklaşıma uygundur?
A) Yalnız I
B) Yalnız III
C) I ve III
D) I ve II
E) II ve III
(2004-ÖSS)
Çözüm:E
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Bilim adamları olayları gözlerken çoğu zaman inançlarının, benimsedikleri düşüncelerine etkisinde kalmışlardır. Örneğin, bazı astronomlar, “Çember mükemmel bir şekildir. Öyleyse gezegenlerin, yıldızların yörüngeleri çember biçiminde olmalıdır.” Düşüncesiyle hareket etmişlerdir. Tycho Brahe, 7 sayısının kutsallığına inanmış, 7 gezegen olduğunu düşünerek gözlem yapmıştır.
Bu parçada sözü edilen bilim adamlarının, bilimsel çalışmayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine sahip olmadıkları kesinlikle söylenebilir?
A) Açıklık
B) Nesnellik
C) Dakiklik
D) Düzenlilik
E) Seçicilik
(2004-ÖSS)
Çözüm:B
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
İnsan bir fotoğraf makinesi değildir; bütün algılarımız bazı varsayım ve kavramlar çerçevesinde oluşmaktadır. Günlük yaşamda olduğu gibi bilimde de çevremizde olup biten her şeyi değil, ancak bazı şeyleri algılar veya gözleriz. Araştırmasının amacına göre bir ayıklama yapmak, yalnız konusunda ilişkin olgularına ilgilenmek, bilim adamı için hem doğaldır hem de bir zorunluluktur.
Bu parçaya dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
A) Bilimsel çalışmalar birikimli olarak ilerler.
B) Bilimsel çalışmalarda seçicilik söz konusudur.
C) Bilimsel yasalar uygulanabilir niteliktedir.
D) Bilimde amaç, genellenebilir sonuçlara ulaşmaktadır.
E) Bilimsel yasalar evrenseldir.
(2003-ÖSS)
Çözüm:B
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Bilimin büyük trajedisi, güzelim bir hipotezin acımasız bir gerçek tarafından öldürülmesidir.
Bu görüş, bilimsel hipotezle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisini destekler?
A) Hipotez oluşturulurken bilimsel yasalardan yararlanılmalıdır.
B) Bir hipotezi çürütecek kanıtın bulunamamış olması, o hipotezin doğru olduğunu gösterir.
C) Bilinmeyenin açıklanmasını sağlayan hipotezler güzel görünür.
D) Bir hipotez doğru görünse de araştırma bulguları onun yanlış olduğunu ortaya koyabilir.
E) Hipotez hem yalın hem doğru olmalıdır.
(2002-ÖSS)
Çözüm:D
?ÖRNEK SORU(ÖSYS):
Günümüzün bilim adamları, genellikle bilimin en son ürünleriyle ilgilenirler; bugün yararını yitirmiş birçok bilimsel buluşu önemsemezler. Oysa bilim tarihçisi, sadece en yeni ürünlerle değil bunlardan önceki bütün gelişmelerle de ilgilenir. Bilimin son ürünleri bir ağacın taze meyveleri gibidir. Meyveler acil ihtiyacımızı karşılar; ama ağaç olmaksızın meyveler de varlık bulamaz. Bilim tarihçisi, bilgi ağacını kökleriyle ve dallarıyla bütün olarak bilmek ister. Bugünün meyvelerini takdir eder; ama geçmişin ve geleceğin meyvelerini de ihmal etmez.
Bu parçaya göre, bilim tarihinin temel amacı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilimsel çalışma alanlarını, içinde bulunduğu koşullar çerçevesinde değerlendirmek
B) Bilimsel buluşların çeşitli alanlardaki etkilerini karşılaştırmak
C) Bilimsel anlayışın doğuşunu ve gelişme sürecini incelemek
D) Bilimsel çalışmaların içinde bulunduğu koşulları iyileştirerek bilimsel gelişmeleri hızlandırmak
E) Bilimsel anlayışın dışında kalan konuları belirleyerek ayıklamak
(1999-ÖSS-İPTAL)
Çözüm:C