I. Dünya Savaşı'nın Nedenleri:
Fransız İhtilali'nin yaydığı fikirlerin etkileri
Almanya ve İtalya'nın siyasi birliğini kurmasıyla Avrupa'da güçler dengesinin bozulması
Alman - İngiliz rekabeti
Sömürgeciliğin önem kazanması
Hammadde ve pazar sorunu
Almanya ve Fransa arasındaki Alcace Lorraine sorunu
Rusya'nın Panslavizm politikası
Rusya- Avusturya-Macaristan rekabeti
Bloklaşma ve silahlanma yarışı
Japonya'nın, Uzakdoğu'daki Alman sömürgelerine göz dikmesi
Savaşı başlatan olay, Avusturya-Macaristan Veliahdı Ferdinad'ın bir Sırp milliyetçisi tarafından öldürülmesidir. Osmanlı Devleti'nin Savaşa Girmesi
? ÖRNEK SORU. I. Dünya Savaşı Başladığında Osmanlı Devleti, tarafsızlığını ilan ederek Boğazları kapatmış, bu arada siyasi yalnızlıktan kurtulmak için diplomasi atağına geçmiş, aynı zamanda kapitülasyonları da tek taraflı kaldırdığını ilan etmişti. 1683 yılından 1918 yılına değin Osmanlı İmparatorluğu'nun varlığını sürdürmesinde aşağıdakilerden hangisinin payı en büyüktür?
A) Osmanlı İmparatorluğu'ndaki azınlıklara inanç özgürlüğü tanınmış olması
B) Osmanlı İmparatorluğu'nun doğal sınırlarla korunmuş olması
C) Askeri alanda yenilikler yapılmış olması
D) Büyük devletlerin, Osmanlı İmparatorluğundaki çıkarlarını sürdürmesi
E) Avrupa ihtilallerinden Osmanlıların daha az etkilemesi (1980-ÜSS)
ÇÖZÜM: Büyük Avrupa devletlerinin birbiriyle rekabeti Osmanlının ömrünü en az 3 asır uzatmıştır. YANIT D
Almanya'nın Osmanlıyı Yanına Çekme Çabaları. Almanya, jeopolitik konumu, hammadde ve insan gücünden yararlanmak, Boğazların kapattırarak Rusya'ya yardım gitmesini engellemek, yeni cepheler açtırarak yükünü hafifletmek için Osmanlıyı yanına çekme derdine düşmüştür. Osmanlı da, son 10 yılda kaybettiği toprakları geri almak, siyasi yalnızlıktan kurtulmak, Almanya'nın savaşı kazanacağına olan inanç gibi sebeplerden ötürü bu ülkeye yakın durmuştur. Sonuç olarak Osmanlı Goben'in Rus limanlarını topa tutması ile savaşa girmiştir. Osmanlı Devleti'nin savaşa girmesiyle, savaş daha geniş bir alana yayılmış, yeni cepheler açılmış, Almanya'nın yükü hafiflemiş ve İttifak grubu avantajlı duruma geçmiş ve Boğazları İtilaf devletlerine kapatması Rusya'yı zor durumda bırakmıştır.
Osmanlı Devleti'nin Savaştığı Cepheler. Taarruz Cepheleri: Kafkas ve Kanal
Savunma Cepheleri: Irak, Hicaz ve Yemen, Suriye ve Filistin, Çanakkale
Müttefiklere Yardım Cepheleri: Galiçya, Makedonya, Romanya
Savaş, İttifak devletlerinin yenilgisi ile sonuçlanmış ve bu devletler ateşkes İstemişlerdir.
Paris Barış Konferansı: Ateşkes antlaşmalarının İmzalanmasından hemen sonra toplanmıştır. Konferansa I. Dünya Savaşı'nın galipleri, gözlemci olarak ABD, ayrıca İngiltere tarafından davet edilen Ermeni ve Rum temsilcileri katılmıştır. Konferansa katılan toplam devlet sayısı 32'dir. Konferansın kararları ise İngiltere ve Fransa tarafından alınmış, aldatıldığını gören ABD Monroe Doktrini'ni tekrar dış politika unsuru yaparak kıtasına çekilmiştir. Paris Barış Konferansı'nın en önemli iki maddesi yenilen devletlerle yapılacak barış antlaşmalarını hazırlamak ve Osmanlı Devleti'ni paylaşmaktır.
Konferansta Alınan Başlıca Kararlar. İtilaf devletleri sömürgeciliğin yerine "Manda ve Himaye" tabirini kullandılar. Barış ve huzurun sağlanması amacıyla Milletler Cemiyeti resmen kurulmuştur. Savaşı kaybeden diğer devletlerle (Almanya, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan) yapılacak barış antlaşmalarının taslağı belirlenmiştir. Doğu Anadolu topraklarında bir Ermeni Devleti'nin kurulması benimsenmiştir. Arap Yarımadası, Suriye, Irak ve Filistin'de manda yönetiminin kurulması kararlaştırılmıştır.
ÖNEMLİ HATIRLATMA: Bu duruma çok kızan İtalya, konferansı terk etmiştir. Böylelikle İtilaf devletleri arasında ilk görüş ayrılığı ortaya çıkmıştır. Ayrıca bu konferansta Osmanlının paylaşımı gerçekleştirilememiş, ta ki Sevr Antlaşması'na kadar.
Sevr Antlaşması (10 Ağustos 1920). Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra itilaf devletleri yenilen devletlerle barış antlaşmalarını imzaladıkları halde Sevr Antlaşması'nı geciktirmişlerdi. Bu durumun temel nedenleri, Osmanlı topraklarını paylaşma konusundaki anlaşmazlık, İzmir'in Yunanistan'a verilmesi noktasında İngiltere - İtalya anlaşmazlığı ve Anadolu'da milli mücadele hareketinin resmen başlamasıdır. En sonunda İngiltere, Fransa ve İtalya 18- 26 Nisan 1920 tarihleri arasında İtalya'nın San Remo kentinde bir araya gelerek Osmanlı Devleti ile yapılacak antlaşmanın taslağını hazırladılar. Görüşmelere gözlemci sıfatıyla katılan Tevfik Paşa "Antlaşmanın bağımsız devlet anlayışına uymadığı" düşüncesiyle imzaya yanaşmamıştır. İtilaf devletleri bunun üzerine 22 Haziran 1920'den itibaren Yunanistan'a taarruz emrini verdiler. Yunanlıların Bursa - Uşak hattına kadar ilerlemesi üzerine de Osmanlı barışa razı oldu. Fakat Osmanlı Anayasası'na göre barış şartları ancak mecliste görüşülüp karara bağlanabilirdi. Ancak Osmanlı Mebussan Meclisi kapalıydı. Bunun üzerine Padişah VI. Mehmet (Vahdettin) ve Sadrazam Damat Ferit Paşa, eski kumandan ve vezirlerden oluşan Saltanat Şurası'nı toplayarak Sevr Barış Antlaşması için Paris'e bir heyet göndermeye karar vermiştir.
Sevr Antlaşması'nın Maddeleri. Batı Anadolu ile Doğu Trakya, Yunanistan'a verilecektir.-Urfa, Antep, Mardin ve Suriye Fransa'ya verilecektir. Musul, Irak ve Arabistan İngiltere'ye verilecektir. Osmanlı Mısır üzerindeki haklarından vazgeçecektir. İç Batı Anadolu, İtalyanlara bırakılacaktır. İç Anadolu ile Karadeniz Bölgesi'nin bir kısmı Osmanlı Devleti'nde kalacaktır. 12 Ada ve Rodos İtalyanlara, diğer Ege Ada'ları ise Yunanistan'a verilecektir. İstanbul başkent olarak Osmanlı'da kalacak; fakat antlaşma şartlarına uymaz ve azınlıkların haklarını gözetmezse elinden alınacaktır. Boğazlar ayrı bir bayrağı ve bütçesi olan bir komisyon tarafından yönetilecektir. Komisyonda Türkiye bulunmayacaktır. Hicaz bağımsız devlet olacaktır. Trabzon, Bitlis, Erzurum ve Van illerinde bağımsız Ermenistan kurulacaktır. Mecburi askerlik kalkacaktır. Osmanlı ordusu, sadece iç güvenlik amacı ile 50.700 kişilik bir jandarma birliği olacak, bu orduda ağır silah, tank ve top olmayacaktır. Osmanlı maliyesi İtilaf devletlerinin kontrolünde olacaktır. Kapitülasyonlardan tüm devletler yararlanacaktır.
ÖNEMLİ HATIRLATMA: Bu antlaşma, anayasaya göre meclisin onayından geçmediğinden hukuki açıdan geçersizdir. Kurtuluş Savaşı'nı kazanan Türk halkı bu antlaşmayı uygulamaya sokmamıştır. Yani sadece kâğıt üzerinde kalmış bir antlaşmadır. TBMM, antlaşmayı kabul etmediği gibi imzalayanları da vatan haini ilan etmiştir.
I. Dünya Savaşı'nın Sonuçları. İmparatorluklar tarihe karıştı. Yeni devletler kuruldu: Yugoslavya, Çekoslovakya, Polonya, Litvanya, Macaristan, Ukrayna, Estonya, Türkiye. Savaşın en kazançlı ülkesi olan İngiltere'dir. Sınırlar çizilirken milliyet unsuru göz önüne alınmadı, bu durum da azınlık sorunlarını doğurdu. Dünya barışını korumak için Milletler Cemiyeti resmen kuruldu. Wilson İlkeleri'nin çiğnendiğini gören ABD "Monroe Doktrini" gereği Avrupa siyasetinden çekildi.(Yalnızlık politikası) Faşizm, komünizm, Nazizm, demokrasi gibi yeni rejimler doğdu. Sömürgecilik isim değiştirdi, manda ve himayecilik oldu. Sivil Savunma teşkilatları kuruldu.
Savaş sonrası. Ekim 1917'de Çarlık Rusya'sının Bolşevik İhtilali ile yıkılmasıyla SSCB kuruldu. Ortaya çıkan sosyalizm de 1917 -1991 yılları arasında bu ülkenin hükmettiği yerlerde acımasızca uygulandı. Bundan başka, II. Dünya Savaşı sonrası Rusya çok geniş alanlara hükmederek Demir Perde bloğu ile ABD ve Batı Avrupa'nın en büyük korkusu ve rakibi oldu. Ayrıca SSCB Almanya ile de yakınlaştı ve bu ülke ile 16 Nisan 1922'de Rapallo Antlaşması'nı imzaladı.