11) Tevriye (İki Anlamlılık)
Birden çok gerçek anlamı olan bir sözü herkesçe bilinen (yakın) anlamında değil de uzak anlamını kastederek kullanmaya denir.
Örnek: Baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş. (Sonsuz anlamında söylenmiş, şair Baki kastedilmiştir.)
12) Mübalağa (Abartma)
Sözün etkisini güçlendirmek için bir şeyi olduğundan daha çok ya da olduğundan daha az göstermektir.
Örnek:
Manda yuva yapmış söğüt dalına
Yavrusunu sinek kapmış.
13) Hüsn-i Talil (Güzel Neden Bulma)
Sebebi bilinen bir olayın meydana gelişini, gerçek sebebinin dışında, başka bir nedene bağlamadır.
Örnek:
Hâk - i pâyine yetem der ömrlerdir muttasıl
Başını taştan taşa urup gezer âvâre su"Irmakların dağ taş aşarak (başını taştan taşa vurarak) akıp gidişi, Hz. Peygamber’imizin ayak bastığı topraklara ulaşmak nedenine bağlanıyor.
14) Tenasüp (Uygunluk)
Anlam yönünden birbiriyle ilgili sözcükleri bir arada kullanmaktır.
Örnek:
Aramazdık gece mehtâbı yüzün parlarken
Bir uzak yıldıza benzerdi güneş sen varken (Faruk Nafiz Çamlıbel)Bu dizelerde birbirleriyle ilişkili olan "mehtâb (=ay aydınlığı)'', "yıldız'' ve "güneş'' sözcüklerinin bir arada kullanılmasıyla tenasüp sanatına yer verilmiştir.
15) Tecahül-i Arif (Bilip De Bilmemezlikten Gelme)
Anlam inceliği oluşturmak için herkesçe bilinen bir gerçeği bilmiyormuş gibi aktarmadır.
Örnek:
Sözü yazdımdı da kalmış öbür entaride,
Va’diniz bûse mi vuslat mı unuttum ne idiŞair, sevgilisinin kendisine buse mi vuslat sözü mü verdiğini unuttuğunu belirterek bildiği bir gerçeği bilmezlikten geliyor.
16) İstifham (Soru Sorma)
Anlatımı daha etkili hale getirmek için cevap alma amacı gütmeden soru sormaktır.
Örnek: Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
17) Terdit (Şaşırma/Beklenmezlik)
Sözü okuyucunun beklemediği şekilde bitirmedir.
Örnek:
Görünce uzanmış yâr kucağına
Boynunu dolamış zülfü bağına
Kurşunu kahpeye atacağına
Kendine çevirdin.
Aman be Ali! (Faruk Nafiz Çamlıbel)
18) Telmih (Hatırlatma)
Herkesçe bilinen bir olayı; geçmişteki bir olaya, ünlü bir kişiye, bir inanca işaret etmeye, onu anımsatmaya telmih denir.
Örnek:
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i
Bedr'in aslanları ancak bu kadar şanlı idi." (Mehmet Âkif Ersoy)Askerimiz, Bedir Savaşı'ndaki Hz. Peygamber’imizin askerlerine benzetilerek bu olay hatırlatılmıştır.
19) Leff-ü Neşr (Sıralı Açıklama)
Bir dizede iki ya da daha fazla kavramdan bahsettikten sonra diğer dizede onlarla ilgili açıklama yapmaktır.
Örnek:
Biz denizde kaptan, ovada çiftçi, şehirde esnaf olan
Biz gemi yürüten, tarla süren, alışveriş yapan”Kaptan – gemi yürüten, çiftçi – tarla süren, esnaf – alışveriş yapan sözcük çiftleri arasında leff ü neşr yapılmıştır.
20) Tecrit (Derecelendirme)
Birbiriyle ilgili kavramların bir derece gözetilerek sıralanmasıdır.
Örnek:
Geçsin günler, haftalar, aylar, mevsimler, yıllar
Zaman sanki bir rüzgâr ve bir su gibi aksın