Psikolojinin Temel Süreçleri 2 * - TYT AYT 2023 (YKS 2023) Uzaktan Eğitim

Sınavlara CANLIDERSHANE.NET Uzaktan Eğitim ile hazırlanın kazanın

YAŞAM BOYU GELİŞİM 

Gelişim, döllenmeden ölüme dek organizmanın büyüme, olgunlaşma ve öğrenmelerinin etkisiyle sürekli bedensel, zihinsel ve psikolojik değişimleridir. 

Gelişim yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Bu süreçle ilgili temel kavramlar büyüme, olgunlaşma ve öğrenmedir.

 Büyüme; boy, kilo ve iç organların yapısında ve büyüklüğünde meydana gelen değişmelerdir. 

Olgunlaşma: Kalıtımın etkisiyle bireyin fiziksel ve zihinsel olarak kendisinden beklenen davranışı gerçekleştirecek düzeye ulaşmasıdır. Kişi gerekli olgunluğa erişmeden içinde bulunduğu döneme uygun özellikleri kazanamaz. Öğrenme ise tekrar ve yaşantılar sonucunda davranışlarda meydana gelen kalıcı değişikliklerdir. Örneğin el parmaklarının uzaması büyümedir. Parmak kaslarının kalemi düzgün bir şekilde tutabilecek düzeye ulaşması olgunlaşmadır. Tekrar ve yaşantılar sonucunda bireyin yazı yazmaya başlaması ise öğrenmedir.

GELİŞİM DÖNEMLERİNİN TEMEL ÖZELLİKLERİ 

Gelişim görevi: Belli bir dönem için beklenen beceri ve davranışlardır. İçinde bulunduğu gelişim dönemine uygun davranışları kazanan birey başarılıdır, mutludur ve çevreye uyumludur. Bu durum bireyin bir sonraki döneme ait gelişimsel görevlerini de etkiler. Gelişim dönemlerine girme ve gelişim dönemlerinin özelliklerini kazanma hızı, farklı genetik özellikler ve çevresel koşullar sebebiyle kişiden kişiye değişebilir. Gelişim belli bir sıraya göre gerçekleşir. Örneğin bebekler önce başlarını tutmaya, oturmaya ve daha sonra yürümeye başlarlar.

1. Gelişim Dönemleri

 İnsan gelişimi döllenmeyle birlikte başlar ve yaşam boyu devam eder. Bu gelişim, dönemler hâlinde gerçekleşir. Her dönemin kendine özgü fiziksel, bilişsel, ahlaki vb. gelişimsel özellikleri vardır. Bu özelliklerin ortaya çıkma ve gelişme hızı kişiden kişiye değişebilir.

a. Yeni Doğan (0-2 yaş) 

Doğumdan sonraki ilk bir ay bebeğin yeni doğan dönemidir. Anne karnındaki bebeğin ikinci aydan itibaren yüz, el ve ayak parmakları fark edilebilir hâle gelir. Dört ve beşinci aylarda organizmanın temel yapısı tamamlanır. Yeni doğan bebekte, birkaç hafta içinde bütün duyumlar işlevlerini gerçekleştirecek hâle gelir. Bebek, doğduğu günden itibaren çevresini keşfetme çabası içine girer. Dokunma gibi basit duyusal verilerden, tutma ve emme gibi basit hareketlerden başlar; bu temel süreçlerin üzerini yenilerini koyarak çevresini anlayabilecek bir bilişsel sistem geliştirir. Doğumla gelen bu özelliklerin üzerine algılama ve hareketle ilgili yeni beceriler öğrenmeye başlar. Ancak bütün bu süreçte bakıma muhtaç ve anneye bağımlıdır.

b. Bebeklik ve Çocukluk(2-12 yaş) 

Yeni doğan bebek, ilk üç ayda özellikle renkli objeleri gözleriyle izler. Dördüncü ayda eşyaları inceler, beşinci ayda nesneleri eline alıp incelemeye çalışır. Yedi ayla on bir ay arasında kendisine bakan kişiyle duygusal bağ kurar. Bebekte hareket gelişimi baştan bacaklara doğru olur. Doğumdan hemen sonra başını dik tutabilen çocuk, dört ve altıncı ay arasında el ve kollarıyla amaca yönelik hareketler de bulunur. Bir yaşına doğru çocukta bilişsel gelişim hızlıdır. Öncelikle bellek ortaya çıkar, çocuk kaybolan şeyi hatırlar ve arar. İlk kelimeyi söylemeyi genellikle on aylıkken başarır. Ancak iki yaşına geldiğinde iki kelimelik cümleler kurabilir. İki ile beş yaş arasında sözcükleri kullanmaya başlar.  Dil, üç ile beş yaş arasında hızlı bir gelişim gösterir; beş yaşında ise çocuk gramer kurallarına uygun cümleler kurar. Beş ile on iki yaş arasında çocuk boy atar, bedensel gücü artar, bilişsel gelişimi hızlıdır. Cinsiyet rollerinin değişmezliğini anlar. Ayrıca gerçek dünya ile hayal dünyasını da ayırt edebilir. Bebeklikte bağımlılık ilişkisi bu dönemde aileye bağlılığa dönüşmeye başlar.

Ergenlik Dönemi (12-18 yaş): 

Bu dönemde hipofiz bezinin büyüme hormonu salgılamasıyla biyolojik yapıda önemli değişmeler olur. Cinsiyet hormonlarının salgılanmasıyla birlikte cinsiyet özellikleri gelişmeye başlar. Kızlar genellikle erkeklerden daha önce ergenliğe girer. Bu dönemde kollar, bacaklar, eller ve ayaklar vücudun geri kalan bölümlerinden daha hızlı büyür ve ses değişir. Zihinsel alanda geçirdiği değişim sonucunda soyut kavramları daha iyi anlayan ve kullanan gencin toplumsal olaylara, değerlere ve politikaya olan ilgisi artar.

 Yetişkinlik Dönemi (18-65 yaş):

 Yetişkin sayılabilmenin en önemli ölçütü bağımsız olarak yaşamını yönetme sorumluluğunu alabilmektir. Yetişkinliğe geçiş aynı zamanda aileden ayrılma dönemidir. Üniversiteye, askere, iş için başka bir yere gitme, evlenme zamanıdır. Yetişkinlik kişinin fiziksel, bilişsel ve ahlaki gelişimini büyük ölçüde tamamladığı, her açıdan olgunlaştığı bir dönemdir. Bu dönemde zekâ en üst seviyededir. Soyut düşünme ve mantıksal işlemler ön plandadır. İnancını ve hayat felsefesini belirleyen yetişkin birey, toplumsal sorumlulukların ve ahlaki değerlerin farkındadır. İlk yetişkinlik döneminde güç, hız, üretkenlik gibi özellikler ön plana çıkarken kırklı yaşlardan sonra bilgelik, erdemlilik, merhamet, sevgi gibi özellikler ön plana çıkar. Topluma en üst seviyede katkıda bulunulan dönem yetişkinlik dönemidir.

Yaşlılık Dönemi (65 yaş ve üstü): 

Yaşlanmada bazı fiziksel değişiklikler meydana gelir; refleksler ve duyu organları zayıflar, kas gücü azalır, sinir sisteminde olumsuz değişiklikler (sinir hücreleri tahrip olmaya başlar, çalışan sinir hücrelerinin sayısı azalır, bu yüzden beyin ağırlığı azalır ve sinaps miktarı azalır.) olur. Organların işlevselliği de azalır. Yaşlanmayla bilişsel süreçlerde de bazı değişiklikler olur; dikkatte seçicilik azalır, çalışma belleği etkilenir. Tanımaya dayalı hatırlama etkilenmezken serbest hatırlama etkilenir. Sözel zekâ etkilenmezken sözel olmayan (görsel-mekânsal) zekâ etkilenir. Fakat tüm bunlar yaşlanmadaki normal değişikliklerdir ve bireyin normal yaşamını sürdürmesine engel değildir.

Gelişim Kuramları Jean Piaget’in Bilişsel Gelişim Kuramı Bilişsel gelişim insanın düşünme, anlama, problem çözme ve benzeri zihinsel süreçlerinin gelişimini konu alır. Bilişsel gelişim kuramcılarının başında Jean Piaget gelir. Piaget’e göre bilişsel gelişim dört evreden geçerek gerçekleşir. Bu evreler değişmez bir sıra izler ancak çocukların bu dönemlere girme zamanı farklı olabilir.

1. Duyusal Motor Dönemi (0-2 yaş) 

Bebek; görme, işitme gibi duyular ve nesneyi ağzına götürme, tutma gibi hareketler ile çevreyi keşfetmeye çalışır. Sekizinci aya kadar duyusal dünyasının dışına çıkan her şeyin yok olduğunu düşünür. Bu aydan sonra ise bir nesneyi görmese bile nesnenin var olmaya devam ettiğini anlar. Örneğin, sekizinci aya kadar bebeğe bir oyuncak verildiğinde onu tutup ağzına götürerek keşfetmeye çalışır. Önüne bir yastık koyup oyuncağı sakladığınızda yastığı çekip oyuncağı almaya çalışmaz çünkü görmediği nesnenin artık var olmadığını düşünür. Sekizinci aydan sonra yastığı kenara çekip oyuncağı almaya çalışır.

 2. İşlem Öncesi Dönemi (2-7 yaş) 

Dil ve konuşma bu dönemde hızlı gelişir. Nesneleri imge ve kelimelerle simgeler. Nesneleri tek bir özelliğine göre gruplayabilir. Düşünme benmerkezcidir yani başkalarının görüş açısını kavrayamaz. Canlı ve cansız nesneler arasında ayırım yapamaz, cansız nesnelere canlılık özellikleri yükler. İlk akıl yürütmelerin başladığı dönemdir. Olayları sadece geçirdiği yaşantılara bağlı olarak tek yönlü düşünür. Çocuk dikkatini bir olay ya da nesne ile ilgili özelliklerden yalnızca birisine verebilir. Mesela; bir çocuğun annesinin bir anne olduğunu bilmekle beraber onun aynı zamanda bir teyze, bir öğretmen olabileceğini anlayamaması. Doğal nesneleri, olayları birisinin yarattığını veya buna birisinin neden olduğunu düşünür. Miktar, hacim ve kütlenin korunumu ilkesi kazanılmamıştır. İşlemleri tersine çeviremez. 

3. Somut İşlemler Dönemi (7-11 yaş) 

Bilgi, bu dönemde mantıklı ve sistemli bir şekilde işlenir. Tek yönlü düşünme yerini çok yönlü düşünmeye bırakır. Çocuk artık nesnelerin görünüşüne göre akıl yürütmez. Örneğin; bir kilo demir ile bir kilo pamuğun eşit ağırlıkta olduğunu, uzun bardaktaki suyun geniş bardaktaki suyla eşit miktarda olduğunu söyler. Somut işlemler döneminde zaman kavramı gelişir, benmerkezcilik biter ve buna bağlı olarak çocuk başkalarının bakış açısını da önemsemeye başlar. Somut olduğu sürece karmaşık problemleri çözebilir. Henüz soyut düşünme becerileri gelişmemiştir. 

4. Soyut İşlemler Dönemi (12 yaş ve üstü)

Bu dönemde soyut düşünme gücü gelişir. Buna bağlı olarak çocuk mantıksal, analitik, varsayımsal ve göreceli düşünmeye başlar. Üst düzey bilişsel beceriler bu dönemde kazanılır. Soyut düşünmeye bağlı olarak siyaset, din, ideoloji gibi konular çocuğun ilgi alanına girer. J. Piaget’e göre bilişsel gelişim biyolojik altyapıya dayalıdır ve olgunlaşma temellidir. Bununla birlikte yaşantı zenginliği bilişsel gelişimi hızlandırabilir.

Kohlberg’in Ahlaki Gelişim Kuramı Kohlberg’in ahlak gelişim kuramı, Piaget’in kuramının yeniden incelenmesi ve anlamlandırılmasıdır. Kohlberg ahlak gelişimi kuramında Piaget gibi çocukların ve yetişkinlerin belirli durumlarda davranışları nasıl yorumladıklarını incelemiştir. Araştırmasını, çocukları oyunda gözleyerek değil, çocuklara ahlaki ikilemleri kapsayan belirli durumlar vererek onlara bu durumlarda nasıl tepkide bulunacaklarını sorarak yürütmüştür. Yaptığı çalışmalar sonucunda Kohlberg, ahlak gelişimini gelenek öncesi düzey, geleneksel düzey ve gelenek sonrası düzey olmak üzere üç döneme ayırır.

 1.Gelenek Öncesi Düzey 

1. Evre İtaat ve Ceza: Bu düzeydeki çocuklar sadece otoriteye uyar ve cezalandırılmaktan kaçınırlar. Çocuk için doğru ve yanlıştan daha önemli olan şey davranışların sonucudur. Çocuk davranışı sonucu cezalandırılmışsa o davranış yanlış, cezalandırılmamışsa o davranış doğrudur. Otoriteye uyma temel güdüdür.

 

2.Evre Saf Çıkarcılık: Çocuğun ihtiyacını karşılayan veya ona ödül getiren eylemler çocuğun doğrularını oluşturur. Ne kadar alırsa o kadar verir. Bu evreye bireysellik ya da çıkarcılık evresi de denilebilir. Diğer insanların da farkına varırlar ama ahlaki yargıda bulunacakları zaman hala birinci planda kendileri vardır.

 2. Geleneksel Düzey 

3.Evre İyi Çocuk Eğilimi: Onay görmek çocuk için çok önemlidir, beklenen davranışı göstererek sevgi ve takdir kazanıp kabul görüş düşünür. Ahlaki yargılarda başkalarının hissettiklerini de dikkate alır. Artık yaptıkları sadece ceza almamak değil aynı zamanda başkalarını mutlu etmek için yapmaya çalışır.

 4. Evre Kanun ve Düzen: Çocuk kendine düşeni yapmayı öğrenir. Artık akran gruplarının kurallarının yerini toplumun kuralları ve kanunları almıştır. ”Kurallar uyulması için vardır.” fikri hâkimdir. Bu dönemde gençlerin en büyük mücadelesi saygınlık kazanmaktır. 

3. Gelenek Sonrası Düzey 

5.Evre Sosyal Sözleşme: Kanunlar sosyal düzeni korumak, temel yaşama ve özgürlük haklarını güvence altına almak için gerekli görülmektedir. Kanunların kullanımı ve bireysel haklar eleştirici bir şekilde incelenir. 

6.Evre Evrensel Ahlak: 

Kişi ahlak ilkelerini kendisi seçip oluşturur. Bu ilkeler; adalet, eşitlik, insan hakları gibi bazı soyut kavramlara dayalıdır. Başkalarının haklarına saygılı olmak esastır. İnsana insan olduğu için değer verme bu dönemde kazanılan özelliktir.